Fırtına patlamadan

Adamın biri günah çıkartmak için papaza gitmiş:
— Papaz efendi, demiş... Geçen gün uslu uslu odada otururken birdenbire baldızım girdi. O sırada dışarıda hava bozdu. Bir fırtına, bir yağmur, ben o anda ne yaptığımı bilemedim.
Papaz Allah'ın rahmetinden umut kesilmeyeceğini, söylemiş. Günahkâr devam etmiş:
— Evvelki gün de... Komşu kadın gelmişti... Birden bir rüzgar, bir fırtına... Ondan sonra ne oldu bilmiyorum, der demez, papaz kalkmış, doğruca pencereye gidip dışarıyı bir iyice kontrol ettikten sonra dönüp konuşmuş:
— Oğlum! demiş, Deminden beri havada bir sıkıntı var. Fırtına ve yağmur patlamadan sen şöyle bir dolaş...

Delikli kaput

Soyadları "Keklik Gözü" olan kızılderili ailesi kente yerleşmeye karar verdi. Çocuklarının düzenli bir eğitim görmesini ve iyi bir mesleğe sahip olmasını istiyorlardı. İlkokula başlaması gereken küçük erkek çocukları, tamamen beyazların bulunduğu bir okula gidecekti, ilk günün akşamı eve çok düşünceli olarak döndüğü görüldü:
— Baba benim ismim neden beyaz derililerin çocuklarının isimlerinden farklı? Onların adı Joe, Mac, John, Bili...
— Çünkü bizim geleneklerimiz onlardan farklıdır, oğlum! Bizde çocuklara ya hayvanlara ilişkin isimler verilir, ya da doğdukları koşullarla ilgili isimler... Örneğin büyük ablanın adı Tatlı Gözlü Ceylan, abinin adı Ateşli Bizon... Acaba sorunu gereği gibi yanıtlayabildim mi Delikli Kaput?...

Büyük ikramiye ve çoban


Piyangoda büyük ikramiyeyi kazanan çoban bir otomobil almaya karar verir.
-Ön tarafla arkası camla ayrılmış olan şu otomobil hoşuma gitti, der satıcıya.
Satıcı biraz şaşırır ve:
-Ah evet. hele şoförünüz varsa çok uygun olur, diye cevap verir.
Çoban:
Şoför için değil, koyunları pazara götürürken ensemi yalamaları için, der.

Beni öylesine pastörize ettiler ki


Kapının önünde iki süt şişesi... Biri dişi, öteki erkek...
Hafiften çıkışıyorlar. Tatlı gülüşmeler...Derken dişi süt şişesi dayanamayarak:
-Hadi gel!
-Iııhh!
-Niçin olmazmış?
-Niçini var mı güzlim? Beni öylesine pastörize ettiler ki.. Hiç bir şeyimi bırakmadılar....

Doğum kontrolü


Genç kadın doktoruna yalvarıyordu:
Doktorcuğum, hap alamıyorum. Bana yüzde yüz kati tesirli bir doğum kontrol metodu tavsiye edebilir misiniz? Tabii!
-Nedir?
-Portakal suyu için.
-Önce mi, sonra mı, doktor bey?
-Ne önce, ne de sonra. Onun yerine!...

Ne zaman?


Amerika'da bir okulda tarih dersinde öğretmen Jan Dark'ı anlatıyordu:
-Ülkesi için çalışan bir insandı. Hatta bu yüzden ülkesi için kendisini yakmaları tarihe geçmiştir. Yani o da başkanımız Reagan gibi kendisini ülkesine adamıştı.
Arka sıralardan bir ses yükseldi:
-Reagan'ı ne zaman yakacaklar hocam?....

Mucize


Adam çapkınlık yapmaktan çok hoşlanıyordu. Tedavi gördüğü hastahanede yattığı koğuşa çok güzel bir hemşire geldiğini görünce dayanamadı laf attı:
-Biliyor musunuz, sizin gibi bir hemşirenin bana bakmasını tercih ederdim. Bu büyük bir nimet olurdu...
-Hemşire gayet sakin cevap verdi:
-Nimet değil mucize olurdu. Çünkü ben doğum kısmındayım.