GOLF

İngiliz, Fransız ve Laz gene beraberler..
İngiliz
- Golf için bir sopa, bir top ve bir delik gerekir, bende bir sopa var. Fransız:
- Bende de bir top var.
Temel:
- Ben oynamıyorum.

Müshil ilacı

Adamın biri çok kuvvetli öksürüyormuş, doktora gitmiş derdini anlatmış. Doktor da adama yanlışlıkla öksürük ilacı yerine müshil ilacı vermiş ve demiş ki:
- "Bir hafta boyunca yemeklerden sonra iç ve yanıma gel."
Adam bir hafta sonra gelince doktor:
- "Öksürüğün nasıl oldu?", deyince adam da:
- "Cesaret edip de öksüremiyorum ki!"

Güle güle

Adam bakmış, küçük oğlu Hz. İsa'nin resmi önünde dua ediyor.
- "Tanrım anneme, babama, büyük babama uzun ömür ver. Güle güle anneanne..."
Bir anlam verememiş bu duaya... Ancak ertesi gün acı haber gelmiş. Anneanne sizlere ömür... Ertesi hafta adam bakmış çocuk yine duada:
- "Tanrım anneme babama uzun ömür ver. Güle güle büyükbaba...
" Ertesi gün büyük baba da ölmüş... Bir hafta sonra adam bakmış küçük çocuk yine duada:
- "Tanrım anneme uzun ömür ver. Güle güle baba...
" Adam ertesi sabah bir hastaneye gitmiş yatmış. Tetkikler, tahliller, kalp elektrosu, röntgen çekimleri... Sapasağlam. Bakmış karısı iki gözü iki çeşme ağlıyor.
- "Ne oldu hanım?"
- "Bizim postacı", demiş hanım. "Ne iyi adamdı. Bugün haber aldım. Ölmüş!"

Bir otobüs dolusu LAZ


Bir otobüs dolusu laz bir araya gelirse :) | video.mynet.com

Saatler geri alınıyor

Dursun, saatlerin geri alınacağını duyunca, evdeki saatleri toplayıp Saatçi Temel’e gider:
- Ula Temel, saatler geri alınacakmış. Biz de evdeki saatleri senden satın aldığımız için sana getirdik. Bunları geri alacaksun da.
Temel kendinden emin bir şekilde:
- Öyle yağma yok. Ben de duydum ama, sadece 1 saat geri alınacakmış. 1 tanesini alırım, diğerlerini almam. xD

Bir kötü bir de iyi haber


Okyanusta büyük bir gemi hızla ilerliyorken, bir an gemi kaptanı herkesi güverteye çağırmış. Herkes güverteye toplanınca:
- "Size bir kötü bir de iyi haberim var" demiş. "Hangisi ile başlayayım?"
- "İyi olanla" demiş yolcular...
- "11 dalda oscar kazanacağız..."

DOKTOR'A VERİYOR

Temel'in karısı Fadime köydeki doktor ile işi pişirmişler. Bu durum köydeki herkesin dilinde, yalnız Temel bilmiyor. Kimse de korkudan Temel'e durumu açıklayamıyor. Köylü durumu Temel'e nasıl anlatırız diye kara kara düşünürken Tursun "merak etmeyun uşaklar ben Temel'e söylerum" demiş... Akşam kahveye gitmiş. Temel bir köşede çayını içiyor... Tursun Temel'i görünce yüksek sesle sormuş: - "Ha Temel uşağum, senin Fadime ne zaman profesör oluyor?" Temel: - "Tursun benim karı okumayı yazmayı zor söker. Profesör olmak kim o kim?" - "Ne bileyim" der Tursun; "Köyde herkes Fadime doktora veriyor diyor da..."